Bu Çağ Şairleri – 8 “EL DESDICHADO” Gerard de Nerval

Bu Çağ Dergi > Genel >

Bu Çağ Şairleri – 8 “EL DESDICHADO” Gerard de Nerval

Ben Zifiri Karanlık,- ben ki Dul, – Çaresizim, Şatosuna el konmuş, ben, Aquitaine prensi Tek yıldızım da öldü. Şimdi yaldızlı sazım Taşıyor Melankoli’nin Kara güneşini. Mezarındaki güzel, sana geçiyor nazım Ver bana Pausilippe’i, İtalyan denizini Nerde Gülle Asmanın kucaklaştığı üzüm Ver bana yüreğimin hoşlandığı çiçeği Amour muyum, Phoebus mü?.. Lusignan ya da Biron mu? Öpmüştü […]

Devamını Okuyun

Uzaylı Yazılar 38: Blut und Boden Hikâyeleri…

Siz siz olun sakın “biz topraktan bir canız” gibi o eskiden anlatılmış masalları bugün olup bitene teşmil etmeyin. Haddinizi bilin. Kim, nerelidir? Buralı olmak nedir? Vatan nasıl bir şeydir? Yerlilik, yani “otoktoni” meselesi Atina’nın büyük derdi olmuştu. Platon, Devlet’te ve Meneksenos’ta bu yerlilik meselesini çok tuhaf bir biçimde ele alır. Ona göre Atina, “yerin altında”, ki bu […]

Devamını Okuyun

Bu Çağ Şairleri – 3 “Paul Celan” SAMİ BAYDAR

Biz iki dostuz. Acı verdiklerinde doktorlar.   Annemle bana sana anneciğine Paul Celan.   Gözlerimi  sessizce kapatıyorum. İçimizdeki karanlık ve ay aramızda bulunsun. Bunlara ek olarak Tanrı’nın verdiği farklı huylarımız.   Benim hayvanlarım da evcildi ben bu ormana girmeden yıllar önce.   Çarpıp tanıştığım F.’ydi. bir gün.   Rahat bıraksın anneciğim beni.    

Devamını Okuyun

Bu Çağ Şairleri – 2 “Ölüm Fügü” PAUL CELAN

Akşam vakitlerinde içmekteyiz sabahın kapkara sütünü ve öğlenlerde sabahlarda bir de geceleri hiç durmaksızın içmekteyiz, içmekteyiz bir mezar kazıyoruz havada, rahat yatılıyor Bir adam oturuyor evde yılanlarla oynayıp yazı yazan  hava karardığında Almanya’ya senin altın saçlarını yazıyor                                                                       Margarete  bunu yazıp evin önüne çıkıyor ve yıldızlar parlıyor                                       köpeklerini çağırıyor ıslıkla sonra Yahudilerini çağırıyor ıslıkla toprakta bir […]

Devamını Okuyun

Meğer – Selma Cengiz

Ben hiçbir şey yapmadım,            var olmaktan başka. Sen hiçbir şey yapmadın,             var olmaktan başka. Üşüttüysem şayet soğuk bir duvara yaslanmışımdır, bile isteye ona sokulmuşumdur. Soğuğun sıcaklığı insanı aşar, alıp elime küreği göğsümde bir çukur açmışım. O çukur ki, varsızlarla dolu, çığlıklarla döşeli. Ellerimi küreğe, […]

Devamını Okuyun

Ruh Uçuşması 2

  32- Kendine ve şiire saygısı olan, edebi bir terbiyeye sahip bir şairin kim hakkında yazdığı kadar kim hakkında yazmadığı da ona sorumluluk yükler. Gerçek şiir yoluna çıkmış olan kişi, önüne gelen hakkında sorumsuzca yazamaz, yazdığı kişiler hakkındaki yazıların da sorumluluğunu üzerine almaktan kaçınamaz: aksi, en hafif tabiriyle, ahlaksızlık olur. 33- Dünyayı sadece şu üç […]

Devamını Okuyun