Bana bir inanç gibi geri döndün,
kalbim, o açık ve mutlak yaraya sinmiş krematoryum,
birilksabah ışığına uyanan küllerim,
çıkıp gidiyorum şimdi şehir haritalarından
beklenmedik bir farkındalık gibi,
her nasılsa bir apartman loşluğu,
iki sızı, yan yana öldürülmüş iki oğula ağlayan.
Bana bir inanç gibi geri döndün,
kokun güneş görmüş bir portakal çiçeği,
bodrum katı rutubeti, bir kahvaltı çayı.
Seni bu kerahetli dünyada yorgunluğuyla hatırlayan ben, diye başlayacağım söze;
ben nasılsa tüberkülozuyla hatırlanan bir uykusuz baba gibi dönmüşüm vardiyalardan,
fabrikalardan..
Ev çünkü, ehlî bir hayvan gibi sana yönelen bir çift ayak izi,
ışığıyla kendini kalbime taşımış,
bana mısın ağır uykulu bir teknede unutulmuş ortadoğum,
gecikmiş çocuksu itirafım, az kullanılmış kurak dünyam,
daralmış göğüs kafesim,
sömürülmüş, yeni doğmuş çocuğun sabah ağlaması ciğerlerimde.
Bir alışkanlığı bozarak seviyorsun ilk kez, ve seni nasılsa
tanımlanamaz bir intihar gibi uykusuzluğundan tanıyorum,
aklından bişeyler geçirmiş, birazdan bir çocuk sesi,
bir bardak kaynatılmış süt kokusu gömleğinde,
bana azcık uzun bakmışsın, baktıkça unutulmuş bir akarsu,
işlenmeye hazır bir suç gibi sınırlarda,
soğuk iklimlere yenilmiş, yüzleri durgun akarsular gibi.
Tuğla taşımaktan dönen bir akşamı bekledim ellerim yansın.
Biri bozkırları bozup şehirler kursun, yasa koysun.
Biri bahçesinde elma ısırsın, biri baştan ayağa mecalsiz.
Niyeyse insan bir akşamüstüdür, aldırmadan çöker,
bak işte bunca işin içinden seni sevmeye vakit bulmuşum.
Bu iyi!
Seni şarkılara yakıştıracak olsam hangi şarkıya biliyor musun,
hani bir sabah uykusundan yanan elleriyle uyanmış, kendini uzaklara hazırlayan bir babanın
gözlerine birikmiş yaşlar gibi, ikinci bir şans kadar mecburi, öyle bir şarkı. Biliyorum bazen
ölürsen naparım, bir sokak kavgasından kalbimin sızıyan tarafına…
O yaz günü derin rüzgârlardan, kurak sağrılardan eve vardırmışım kendimi, sana bir şarkı
söyleyecek olmuşum.
Derken böyle, duvarları biberiye kokan bir mahallede doğmuşum,
kalabalıkmış, herkesin aklına bir şey gelmiş, benim aklıma sen.